21 Nisan 2018 Cumartesi

Türkmen halıları

Türkmen halılarıTürkmen halkı tarafından has yünden dokunan ve dünyaca ün kazanmış el dokuma ürünleridir. Türkmen halkının yaşadığı her yörede dokunmakta olan bu kıymetli el halıları kendilerine özgü desen ve motifleriyle ayrı bir isimle, Türkmen halısı ismiyle anılmaya hak kazanmıştır.Dünya bir çok odül sahibi olmuş ve Türkmen halkının özellikle Türkmen gelin kızlarının  ne kadar maharetli ve yeteknekli olduğunu dünya ya göstermiştir. 




16 Mart 2018 Cuma

Kangal'ın Atası Türkmen Alabay Köpeği





Sivas Kangal'ın Atası Türkmen Alabay Köpeği olduğunu bilyormuydunuz? 


19 Mart 2016 Cumartesi

Türkmen Düşünürü Mahtumkulu’nun Dönemi

Büyük Türkmen şair ve düşünürü Mahtumkulu Feragi 1733’de doĝmuş ve1790’da ölmüştür. Ancak son zamanlarda Türkmenistan Cumhuriyeti‘nde ve Iran‘da Türkmen araştırmacılar tarafindan bulunan yeni belgeler onun doğum yılını 1724, ölüm tarihini de 1797 olarak göstermektedir. Doğum ve ölüm tarihleri tartışmalı olsa da, bu büyük şairin 18.yüzyılda karmaşık bir dönemde yaşamış bir aydın olduğu gerçeği inkar edilemez.
   Bilindiği gibi Mahtumkulu büyük ölçüde 1700 yılında doğan ve 1760’ta vefat eden babası Devletmemmet Azadi’nin etkisinde kalmıştır. Mahtumkulu’nun eğitimi üzerinde derin izler bırakan babası, yazdığı „Va’z-ı Azad“ adlı kitabında ilk kez olarak, Türkmen-lerin özgür bir Devlet kurması gerektiğiyle ilgili düşüncesini ileri sürmüştür. Burada, Mahtumkulu’nun siyasal, toplumsal düşüncelerinin de  büyük ölçüde Azadi’nin etkisi altında olduğunu belirtmek gerekir. Bunu Mahtumkulu’nun, babasının öğrencisi olduğunu vurgulamasından anlıyoruz:Du‘a kılsam cebr u cefa ekserdir ılm öwreden ustad kıblam pederdir
Mahtumkulu, İran Türkmenistanı’nda doğup yaşadığı için, yaşadığı dönem de İran tarihi ile yakından ilgilidir. 16. yüzyılda İran’da Safevi devleti kurulmuştur. Bu devlet şi’î mezhebini devletin resmi dini i’lan etmiştir. Safeviler 220 yıl boyunca İran nüfusunun büyük bir bölümünü kılıç gücü ile şi’îleştirmeyi başarmışlardır. Safevilerin, Afganlar tarafindan 1722’de yıkılışından sonra İran’da bir iktidar boşluğu ortaya çıkmıştır. Bu boş-luk sonraları Horasan’da, iktidarı ele geçiren Nadir Şah Avşar tarafindan doldurulmuştur.
  Safevilerden miras kalan şi’î-sünni çatışmasına son vermeyi Türkmen ve diğer sünnilere vaadeden Nadir Şah ömrünün sonuna dek bu yolda çalışmıştır. Bu dönemde Safeviler’den kaçıp Kara Kum çölünün kuzeyinde kendilerine sığınacak yer bulmuş olan Türkmenler de yurtlarına geri dönmüşlerdir. Bu dönüş ise İran Türkmenistanı’nın nüfus sayısının artmasında önemli rol oynamaya zemin hazırlamış, Türkmenistan’ın içinde de kimi değişikliklerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Örneğin, Türkmenlerin Gökleng boyu (Mahtumkulu’nun mensup olduğu boy) bugünkü Günbed-i Kavus (eski adı Gürgen) şeherinin doğusuna göç etmişler, böylece Gökleng boyu Horasan bölgesinin sınırlarına yakın bir bölgeye yerleşmişlerdir. Bugün, Mahtumukulu ile babasının mezarları da bu bölgede, Aktokay‘da bulunmaktadır.
   Safevilerin çöküşüyle birlikte İran’da üç önemli güç ortaya çıkmıştır. Mekez ile Güney Afganistanlılar‘ın, Gürgen, Astarabad ve Mazenderan bölgeleri de Yomut Türkmenleri ile Kaçar Türklerinin eline geçmiş, Gökleng, Yemreli ve Alili Türkmenleri ile Avşar Türkleri de Horasan’a hakim olmuşlardır. Nadir Avşar, Türkmenler‘in yardmı ile 1729‘da, Afganları, Safevilerin başkenti Isfahan’da yendikten sonra, tüm İran’ı hükmü altına almıştır. Nadir Şah bu önemli zaferden sonra, Azerbaycan‘ın Muğan çölünde  büyük bir kurultay düzenlemiştir.1736 yılının Ocak ayında başlayan bu kurultayda, İran’ın çeşitli bölgelerinden yüz binden çok insan toplanmıştır. Bu toplantıya katılanların arasında, ayrıca Fransa, Vatikan, Rusya ve Osmanlı devletlerinin temsilcileri ile, Yahudi, Hrıstıyan ve Müslüman din bilginlerinin temsilcileri de katılmışlardır.
İran’ın çeşitli bölgelerinden kurultaya katılan temsilciler, Nadir’in şah olmasını ısrarla istemişlerdir. Nadir ise onlara bu ülkenin başlıca sorununun din ve mezhepten, daha doğrusu şi’î ve sünni kavgasından kaynaklandığını söyleyerek, temsilcilerin isteklerini geri çevirmiştir. Birkaç gün süren gergin tartışmalardan sonra, şartları, temsilciler tarafindan kabul edilen Nadir, İran‘ın şahı olmayı kabul ettiğini ilan etmiştir. 17 Şubat 1736‘da, kurultaya katılan tüm temsilciler tarafından bir anlaşma imzalanmıştır. Böylece, “mezhepsel reform” sayılan bir anlaşma sonuçlanmıştır. Bu olaydan sonra   9 mart 1736‘da Nadir Şah taç giymiştir. Nadir Şah, şi’î-sünni kavgasına son vermek konusunda, özellikle Türkmenlere söz vermiştir. Bu reformu gerçekleştirmek için, önce Osmanlı imparatorluğu ile ilişkiye girmiştir.
    Nadir Şah’ın 1747 yılında bir suikast sonucu öldürülmesiyle “mezhepsel reform” gerçekleşmese de, gösterilen çaba Türkmenler için büyük bir kazanç ve zafer olarak onların ulusal bilinç ve özgüvenlerini kat kat artırmıştır. Başka bir deyişle,  bu tarih (1736), Türkmen halkının tarihî bir olayda önemli bir rolü üstenmesinin bir kanıtı olmuştur. Mahtumkulu ile babası Azadi de böyle bir tarihsel, toplumsal ve siyasal ortamın ortaya çıkardığı önemli şahsiyetlerdir. Bu tarihî olayda Türkmen ulusal bilncinin oluşması sonucunda, geniş çapta bir ulusal uyanışa olanak sağlanmıştır. Bu uyanışın en belirgin örneği Azadi’nin Va’z-ı Azad adlı yapıtında dikkati çekmektedir. Daha önce belirtildiği gibi  Azadi’nin bu yapıtı oğlu Mahtumkulu için önemli bir kılavuz olmuştur.
Mahtumkulu’ya gelince, bütün şiirlerinde şi’îlerin birinci imamının yüce kişiliği derin bir saygıyla betimlenmektedir. Ayrıca, şairin divanında bir kez bile mezhepsel ayrımlara yer verilmemiştir; şi’î-sünni kavramları yerine de sürekli müslüman kavramı kullanılmaktadır. Bu da Mahtumkulu’nun Nadir Şah’ın projesini desteklemesinin açık bir göstergesidir.
   Nadir Şah’ın öldürülmesinden 3 yıl sonra, Türkmenistan’da olduğu gibi, İran’da ve Afganistan’da da yeni bir dönem başlamıştır. Bu dönemde, Mahtumkulu 16-17 yaşındayken, İran’da yeniden üç rakip güç ortaya çıkmıştır: Azerbaycan, Merkezi İran ve güney bölgeleri, üçüncüsü de  Astarabad Kaçarları ile Yomut Türkmenlerinin egemen oldukları bölgelerdir. Bu arada, Gökleng Boyu (Mahtumkulu’nun boyu), Afganistan‘ı Iran’dan ayıran Ahmet Şah Dürrani ile bir birlik kurmaya çalışmıştır. Mahtumkulu bu birliği kolaylaştırmak için Ahmet Şah için “Arş-ı A‘lâya” adlı şiirini yazmıştır. Ahmet Şah Dürrani, Sebzevar şehri yakınında Yomut-Kaçar birliğine yenilip Afganistan’a çekilmek zorunda kalmıştır. Bu durum Mahtumkulu’yu hayal kırıklığına uğratmıştır. Mahtumkulu’nun bu dönem Afganistan’a gidip geri gelmeyen kardeşi Abdullah ve savaşta ölen Çavdır Han için yazdığı ağıtı andıran şiirleri bugün şu adlarla bilinir: “Bular Gelmedi”, “Abdullah” ve „Çavdır Han Üçin“. Bu şiirler şairin ruhsal durumunu etkileyici bir biçimde tasvir etmektedir. Ilginç olan Mahtumkulu’nun da iki kardeşi gibi Ahmet Şah ordusuna katılmak istemiş olmasıdır. Babası şairin bu isteğine karşı çıkmış ve onun Afganistan’a kardeşlerinin peşinden gitmesine izin vermemiştir. Bu konu Mahtumkulu’nun “Oğlum- Azadim” adlı şiirinde işlenmistir.
Bu olaylardan sonra Mahtumkulu, türkmenler‘in birleşmesi için yılmadan çalışmaya başlamıştır. Şairin çabaları “Öni Ardı Bilinmez”, „Gökleng” gibi şiirlerinde yansımıştır.
Mahtumkulu’nun, Türkmenler’in birleşmesiyle ilgili çabaları ve arzusu sonuçsuz kalınca, onun yaşamında köklü bir degişme olmuştur. Bu değişme şairin bazı şiirlerinin içeriğinde sezilmektedir. Şairin, hayatının bu döneminde dînî, ahlâkî ve tasavvufî şiirler yazmaya önem verdiği dikkati çekiyor. Mahtumkulu bu tür şiirlerinde daha çok Türkmen halkının dînî yönden maneviyatını yükseltmeyi amaçlamıştır.

دولت محمد آزادی

دولت محمد آزادی


دولت محمد (دولت مامد) از شاعران قرن دوازده هجری می باشد. وی در نواحی رود اترک- گرگان متولد شده و لقب ادبی وی آزادی می باشد و چون در ایام میانسالی ازدواج کرده به قاری ملا مشهور است.
پدر وی مختومقلی نام داشته و چون به کار ساختن زین و شلاق از چرم مشهور بود به مختومقلی یونه چی مشهور شده است. دولت محمد علوم ابتدایی را نزد پدرش که از علم و سواد شاعری بهره ای داشت فرا گرفته سپس برای ادامه تحصیل به خیوه رفته است.
دولت محمد ابتدا با «اوراز گل» ازدواج کرده و از وی صاحب فرزندانی چون؛ محمد صفا، عبدالله، مختومقلی، غاهرقلی، قولچه و زبیده می شود و بعد از مرگ اوراز گل با زنی از طایفه قزاق که عاشق علم و استادی دولت محمد گردیده بود ازدواج می کند و از این زن نیز چاقی و یاری به دنیا آمدند. (محمد صفا و عبدالله در ایام جوانی در حین شرکت در جنگ احمد خان در بین راه کشته شدند.)
دولت محمد در 1112 هجری متولد و در 1174 هجری در سن 62 سالگی دار فانی را وداع گفت. وی آثاری چون «وعظ آزادی» حکایت جابر انصار، مناجات نامه و همچنین کتابی مذهبی به نام مختصر را با خط خویش و با حاشیه نویسی فرزند برومندش مختومقلی به رشته تحریر در آورده است.

18 Aralık 2015 Cuma


Türkmenler


Türkmenler (Türkmence Türkmenler), çoğunlukla Türkmenistan’da, ufak bir kısmı da İran’da yaşayan Türk halkıdır. Tarihi bakımdan bütün Oğuz kolundan Batı Türklerine (Anadolu ve Suriye) Türkmen denilmesine karşın günümüzde Türkmen kelimesi uluslararası kullanım olarak genellikle Türkmenistan’da ve Orta Asya’nın bazı bölgeleri ile Kafkasya’da (Kafkas Türkmenleri) yaşayan halklar ve Irak Türkmenleri için kullanıldığı gibi yaygın biçimde Türkiye Türkmenleri için de kullanılmaktadır.

Türkmen adıyla anılan Oğuzlar
İlk kez VIII. yy da bir Sogut mektubunda geçen, X. yy dan itibaren genel bir adlandırma olarak yerleşik hayata geçmiş Türkler için, ağırlıklı olarak da Müslüman Oğuz boyları için kullanılmaya başlanılan Türkmen adı bugün dar manada Türkmenistan Cumhuriyetinde yaşayan Türkmenler ile Irak, İran, Suriye ve Anadolu’daki Türkmen boylarına mensup olanlar için kullanılmaktadır. Türkmenler, İslamiyet’i kabul etmiş Oğuz boylarıdır. Türkmenler (Oğuzlar) 24 boydan oluşur. Başta Türkmenistan, Türkiye ve Azerbaycan olmak üzere Afganistan, Balkanlar, Rusya, Irak, Suriye ve İran’da yaşamaktadırlar.[kaynak belirtilmeli]Türkiye, Balkanlar, Irak ve Suriye’de yaşayan Türkmenler de, Türk olarak adlandırılır. Azerbaycan ve İran’dakiler ise Azeri Türkleri adını almışlardır. Anadolu Türklüğü’nün bel kemiğini, Türkmenler oluşturur ve bağları oldukça güçlüdür. Hazar Denizi’nin ötesinde yaşayan Türkmenlere “Yaka Türkmenleri”, Anadolu’da yerleşik Türkmenlere ise “Anadolu Türkmenleri” denir.
“Türkmen” kelimesi, en yetkin müelliflere göre imanlı Türk anlamına gelir. İranlılar, Müslüman Oğuzları şamancı olanlardan ayırmak için “Türki-i iman” (inanmış Türk) demekteydi. Başka kaynaklarda ise Türklerin şaman geleneklerinden kopup İslamiyet’e geçmelerinden sonra Araplar tarafından Terk-i iman (imanını terk etmiş) yani eski şaman inançlarını terk etmelerinden dolayı bu ismin verildiği söylenir. [ Kaynak: Dr. Hikmet Kıvılcımlı]. Bu da süreç içinde Türkmen ve nihayet Türkmen’e çevrilmiştir. Oğuzlara “Türkmen” veya “Turcoman” denir. Son zamanlarda Türkmen teriminin, Müslüman Türk demektir. Fransız Türkolog Jean Deny görüşüne göre ise “men” kuvvet ekidir ve Türkmen “Türklerin de Türk’ü’,soyca Türk ya da soyu Türk ve öz be öz Türk” anlamına gelmektedir.
Modern Türkmenlerin tamamı, Orta Asya’nın büyük bir kesimini içine alan Batı Türkistan yöresindeki Oğuzların soyundan gelmektedirler. Oğuz kabileleri 7. yüzyılda Altay Dağlarından Sibirya stepleri üzerinden batıya hareket etmişler ve Güney Rusya ve İdil içlerine kadar girmişlerdi

Türkmen Dili
Türkmence, Ural Altay dil grubunun Altay kolunu oluşturan batı Türkçesinin bir versiyonudur. Türkmenistan’da yaşayan 6 milyondan fazla Türkmen ile Türkiye’nin genelindeki Anadolu Türkmenlerine Türk denir. İran’da 20 milyon Azeri Türkü ve Afganistan, Rusya, Azerbaycan, Balkanlar, Irak, Suriye gibi ülkelerde yaşayan yaklaşık 100 milyon Türkmen tarafından konuşulmaktadır

Türkmence veya Türkmen Türkçesi

Türkmence veya Türkmen Türkçesi (Türkmen diliTürkmençe), Oğuz öbeği içinde yer alan çağdaş Türk yazı dillerinden biridir. Çoğunluğu Türkmenistan'da yaşayan Türkmenlerin konuştuğu dildir. Toplam 6.000.000 kadar kişi tarafından konuşulur. Türkmenistan'ın (3.500.000) dışında İran'da 2.000.000, Afganistan'da ise 500.000 kişinin de anadilidir. Türkmenistan'da resmî dil olan Türkmence, Türk dilinin lehçeleri arasında TürkçeGagavuzca ve Azericeye daha yakın bir lehçedir. Lehçesi olarak sınıflandırılan Kafkas Türkmencesi bazen ayrı bir Oğuz dili olarak da kabul edilir.



Alfabe

Ana madde: Türkmen alfabesi
Aa, Bb, Çç, Dd, Ee, Ää, Ff, Gg, Hh, Ii, Jj, Žž, Kk, Ll, Mm, Nn, Ňň, Oo, Öö, Pp, Rr, Ss, Şş, Tt, Uu, Üü, Ww, Yy, Ýý, Zz.
Türkmence alfabesinde Türkçe alfabesinden farklı olan harfler şunlardır:
ä: açık e
j: c
ž: j
ň: genizsi n
w: v
ý: y
y: ı

Dilbilgisi

Zamirler

1-Şahıs Zamirleri
Türkmence şahıs zamirleri aşağı yukarı Türkiye Türkçesindeki gibidir:
Men, sen, ol, biz, siz, olar
Yönelme hâl çekimi:
maňa, saňa, oňa
2-İşaret Zamirleri
Türkmence işaret zamirleri şunlardır: Bu, şu, ol, şol.
Çekimli hallerde;
  • "Bu" işaret zamiri "m" ile başlar.
  • Ek ile zamirlerin aralarına "n" sesi girer.
  • Yönelme hallerinde ise n>ň değişmesi olur.

muny: bunu, muňa: buna, onuň: onun

Fiiller

Şimdiki zaman (Häzirki zaman)


-ýar, -ýär Şimdiki Zaman Eki + Şahıs Ekleri
Şimdiki Zaman
OlumluOlumsuz
gelýäringeliyorumokaýarynokuyorumgelmeýäringelmiyorumokamaýarynokumuyorum
gelýärsiňgeliyorsunokaýarsyňokuyorsungelmeýärsiňgelmiyorsunokamaýarsyňokumuyorsun
gelýärgeliyorokaýarokuyorgelmeýärgelmiyorokamaýarokumuyor
gelýärisgeliyoruzokaýarysokuyoruzgelmeýärisgelmiyoruzokamaýarysokumuyoruz
gelýärsiňizgeliyorsunuzokaýarsyňyzokuyorsunuzgelmeýärsiňizgelmiyorsunuzokamaýarsyňyzokumuyorsunuz
gelýärlergeliyorlarokaýarlarokuyorlargelmeýärlergelmiyorlarokamaýarlarokumuyorlar

Geniş zaman (Nämälim geljek zaman)

Geniş Zaman
OlumluOlumsuz
geleringelirimokarynokurumgelmeringelmemokamarynokumam
gelersiňgelirsinokarsyňokursungelmersiňgelmezsinokamarsyňokumazsın
gelergelirokarokurgelmezgelmezokamazokumaz
gelerisgelirizokarysokuruzgelmerisgelmeyizokamarysokumayız
gelersiňizgelirsinizokarsyňyzokursunuzgelmersiňizgelmezsinizokamarsyňyzokumazsınız
gelerlergelirlerokarlarokurlargelmezlergelmezlerokamazlarokumazlar

Gelecek zaman (Mälim geljek zaman)


Türkmence gelecek zamanda şahıslara göre fiil çekimi yoktur. Bunun yerine zamirler kullanılır.
Gelecek Zaman
OlumluOlumsuz
men geljekgeleceğimmen okajakokuyacağımmen geljek dälgelmeyeceğimmen okajak dälokumayacağım
sen geljekgeleceksinsen okajakokuyacaksınsen geljek dälgelmeyeceksinsen okajak dälokumayacaksın
ol geljekgelecekol okajakokuyacakol geljek dälgelmeyecekol okajak dälokumayacak
biz geljekgeleceğizbiz okajakokuyacağızbiz geljek dälgelmeyeceğizbiz okajak dälokumayacağız
siz geljekgeleceksinizsiz okajakokuyacaksınızsiz geljek dälgelmeyeceksinizsiz okajak dälokumayacaksınız
olar geljekgeleceklerolar okajakokuyacaklarolar geljek dälgelmeyeceklerolar okajak dälokumayacaklar

Görülen geçmiş zaman (Öten zaman)

Görülen Geçmiş Zaman
OlumluOlumsuz
geldimgeldimokadymokudumgelmedimgelmedimokamadymokumadım
geldiňgeldinokadyňokudungelmediňgelmedinokamadyňokumadın
geldigeldiokadyokudugelmedigelmediokamadyokumadı
geldikgeldikokadykokudukgelmedikgelmedikokamadykokumadık
geldiňizgeldinizokadyňyzokudunuzgelmediňizgelmedinizokamadyňyzokumadınız
geldilergeldilerokadylarokudulargelmedilergelmedilerokamadylarokumadılar
Türkmencenin imlasına bağlı olarak:
Üçüncü şahıslarda görülen geçmiş zaman eki her zaman -dy, -di şeklinde yazılır.
  • gördi, gördiler
İki ya da daha fazla heceden sonra tüm şahıslarda bu durum görülür.
  • düşündim, düşündiň, düşündi, düşündik, düşündiňiz, düşündiler

Öğrenilen geçmiş zaman

Öğrenilen geçmiş zaman I
OlumluOlumsuz
gelipdiringelmişimokapdyrynokumuşumgelmändiringelmemişimokamandyrynokumamışım
gelipdirsiňgelmişsinokapdyrsyňokumuşsungelmändirsiňgelmemişsinokamandyrsyňokumamışsın
gelipdirgelmişokapdyrokumuşgelmändirgelmemişokamandyrokumamış
gelipdirisgelmişizokapdyrysokumuşuzgelmändirisgelmemişizokamandyrysokumamışız
gelipdirsiňizgelmişsinizokapdyrsyňyzokumuşsunuzgelmändirsiňizgelmemişsinizokamandyrsyňyzokumamışsınız
gelipdirlergelmişlerokapdyrlarokumuşlargelmändirlergelmemişlerokamandyrlarokumamışlar